18-19 Haziran 2025 tarihlerinde Londra Kensington Conference & Events Centre’da düzenlenen AI World Congress (yeni adıyla AI Conference London), yapay zekâ teknolojileri ve iş dünyasını buluşturan Avrupa’nın önde gelen etkinliklerinden biri oldu IoT, makine öğrenimi, robotik ve akıllı şehirler gibi birçok dikeyde yapay zekânın geleceği bu konferansta masaya yatırıldı. Utaisoft olarak, Türkiye’den katılan tek start-up olmanın gururuyla etkinlikte yerimizi aldık ve sektördeki en yeni gelişmeleri birinci elden gözlemledik. Uzmanların sunumları ve paneller, yapay zekânın iş dünyasına etkilerini hem derinlemesine hem de sıcak bir üslupla ele aldı.
Utaisoft’un AI World Congress 2025’ten İzlenimleri
Utaisoft ekibi olarak kongre boyunca oldukça zengin deneyimler edindik. Küresel yapay zekâ ekosisteminin nabzını tutan konuşmalar, yapay zekânın farklı sektörlerdeki dönüştürücü gücünü net biçimde ortaya koyuyordu. Farklı ülkelerden katılımcılarla sohbet etme fırsatımız oldu; bu sayede yapay zekânın sağlık, finans, üretim gibi alanlarda uygulamalarına dair yeni perspektifler kazandık. Londra’daki ortam, bir yandan en yeni teknolojik trendlerin heyecanını yansıtırken bir yandan da samimi networking fırsatlarıyla sıcak bir atmosfer sundu. Uzmanların yer aldığı panel oturumlarında, yapay zekânın günlük yaşama ve endüstrilere etkisine dair ufuk açıcı sorular ve yanıtlar duyduk. Türkiye’yi temsil eden tek girişim olarak, uluslararası arenada edindiğimiz bu bilgiler stratejimizi küresel trendlerle harmanlamamıza yardımcı oldu.
Öne Çıkan Konuşmacılar ve Konular Nelerdir?
AI World Congress 2025 kapsamındaki “Emerging AI Market Trends 2025” panel oturumundan bir kare. Konferansta sahne alan konuşmacıların her biri, yapay zekâ ekosisteminin farklı bir yönüne ışık tuttu. Öne çıkan isimlerden bazıları ve paylaştıkları önemli mesajlar şöyleydi:
•Liran Zvibel (CEO, WEKA): Yapay zekâ altyapılarının geleceğine odaklanan vizyoner konuşmasında, “ajan-temelli yapay zekâ (agentic AI)” çağına hazır olmak için veri altyapılarının nasıl evrilmesi gerektiğini vurguladı. Zvibel, AI World Congress sahnesinde WEKA’nın yeni NeuralMesh çözümünü tanıtarak gerçek zamanlı çıkarım ihtiyacına yanıt veren, ölçeklendikçe güçlenen bir depolama mimarisi sundu. Bu yaklaşım, AI sistemleri büyüdükçe performansı düşen geleneksel veri platformlarının aksine, ölçek arttıkça daha da dayanıklı ve hızlı hale gelen bir altyapı vizyonu ortaya koyuyor.
•Tejas Joshi (CTO, Veri Platformu & AI, Oracle): “Yapay Zekâ ile Uygulamaları Daha Hızlı İnşa Etmek” başlıklı açılış konuşmasında, kurumsal veriler üzerinde semantik arama (Vector Search) yeteneklerinin önemine dikkat çekti. Joshi, Oracle’ın yapay zekâ destekli veritabanı teknolojileri sayesinde yapılandırılmış ve yapılandırılmamış verilerde anlam bazlı arama yapmanın mümkün olduğunu belirtti. Bu sayede, büyük dil modellerini kurumsal veriyle birleştiren RAG (Retrieval- Augmented Generation) gibi tekniklerin nasıl daha isabetli ve bağlamsal sonuçlar üretebildiğini örneklerle paylaştı. Salonun sorularıyla zenginleşen panelde de yer alan Joshi, yapay zekânın iş uygulamalarına entegrasyonunu hızlandırmanın yollarını tartıştı.
•Akis Papageorgiou (Baş Yapay Zekâ Mimarı, IBM): IBM danışmanlık biriminden Papageorgiou, “Kurumsal Ölçekte AI Agent’larını Ölçeklendirmek” başlıklı etkileyici bir sunum gerçekleştirdi. Konuşmasında IBM’in “AI Ladder” (Yapay Zekâ Merdiveni) yaklaşımına değinerek, veriden değere giden yolda modernize etme, toplama, organize etme, analiz etme ve yapay zekâyı yaygınlaştırma adımlarının kritik önemini vurguladı. Papageorgiou ayrıca, birden çok yapay zekâ ajanının birlikte çalışmasına yönelik agentic AI örüntülerini (Agentic Patterns) ele aldı. Bu kapsamda, farklı görevlerde uzmanlaşmış otonom AI ajanlarının ReAct tarzı döngülerle karar verip eyleme geçebildiği, ya da RAG ile bilgiye erişip kullanıcıya yanıt ürettiği senaryoları paylaştı. Kurumların, bu tür otonom ajan desenlerini kullanarak süreçlerini nasıl iyileştirebileceğine dair pratik içgörüler sağladı.
•Marta Janus (Principal Adversarial ML Researcher, Hidden Layer) ve Nayur Khan (Partner, QuantumBlack – McKinsey & Company): Güvenlik ve strateji ekseninde yapay zekâya dair önemli mesajlar veren konuşmacılar arasındaydı. Janus, yapay zekâ sistemlerinde adversary saldırılara (kötücül manipülasyonlara) karşı dayanıklılık sağlanmasının önemini vurgulayarak model güvenliği konusunda uyarılar yaptı. Khan ise endüstriyel AI projelerinin ölçeklenmesi ve başarılı olması için gereken stratejik adımları aktardı; özellikle veri odaklı kültürün ve doğru iş birliği modellerinin altını çizdi. Bu konuşmacıların perspektifleri, yapay zekâ uygulamalarının sadece teknik değil, aynı zamanda güvenlik ve organizasyon boyutlarıyla da ele alınması gerektiğini gösterdi.
AI World Congress 2025’ten Öne Çıkan Yapay Zekâ Başlıkları
Etkinlik boyunca dile getirilen ve dikkat çeken güncel yapay zekâ konularından bazıları şunlardı:
•Vector Search (Vektör Arama)
Verileri anlamlarına göre aramayı sağlayan bu semantik arama tekniği, kongrenin öne çıkan konularındandı. Klasik anahtar kelime aramalarının ötesine geçen vektör arama sayesinde, yapılandırılmış ve yapılandırılmamış veri içinde anlam benzerliğine dayalı sonuçlar bulunabiliyor. Oracle’ın sunumlarında bahsedilen AI Vector Search özelliği de bu yaklaşımı sergiledi: Örneğin Oracle Database 23AI ile metin, görsel veya grafik verileri vektörel temsiller aracılığıyla tek potada arayıp, kullanıcıya anlamsal olarak en ilgili bilgiyi getirmek mümkün oluyor. Bu teknoloji, arama sonuçlarını daha zengin ve bağlamsal hale getirerek yapay zekâ uygulamalarına büyük hız ve esneklik katıyor.
•Retrieval-Augmented Generation (RAG)
Büyük dil modellerinin harici bilgi kaynaklarıyla beslenmesi anlamına gelen RAG, yapay zekâ ve dil işleme alanında hızla yükselen bir trend. Bu yaklaşımla, bir yapay zekâ modeli soru yanıtlarken veya metin üretirken, kendi eğitim datasında bulunmayan güncel veya özel bilgilere gerçek zamanlı olarak erişebiliyor. Konferansta RAG’in, özellikle kurumsal uygulamalarda, modelin yanıtlarını daha doğru ve güncel tutmak için nasıl kritik bir rol oynadığı tartışıldı. Uzmanlar, RAG yönteminin AI modellerinin “unutkanlık” veya halüsinasyon sorunlarını azaltmada etkili olduğunu vurguladılar. Nitekim RAG, AI ve NLP alanında hızla gelişen ve büyük ilgi gören bir tema olarak öne çıkıyor .
•Agentic Patterns (Otonom Ajan Kalıpları)
Birden fazla yapay zekâ ajanının otonom ve iş birliği içinde çalışmasını sağlayan tasarım kalıpları da gündemdeydi. Bu kavram, yapay zekâ sistemlerinin algılama, planlama ve eyleme geçme becerilerini insansız bir şekilde organize edebilmeleri için geliştirilen tekrar kullanılabilir çözümleri ifade ediyor. Özellikle IBM konuşmacısının vurguladığı üzere, agentic patterns sayesinde geliştiriciler, karmaşık görevleri yerine getirebilen akıllı ajanlar tasarlayabiliyor. Örneğin, Reaktif Ajan kalıbı ile bir AI ajanı çevresel değişikliklere anında tepki verebilirken, Hiyerarşik Ajan kalıbı ile görevler alt görevlere bölünüp farklı ajanlarca yürütülebiliyor. Etkinlikte bu kalıpların pratik uygulamaları (ör. otonom müşteri hizmet botları, birlikte çalışan drone sürüleri vb.) ele alındı ve otonom AI ajanlarının geleceğin iş süreçlerinde oynayacağı role dikkat çekildi.
•AI Ladder (Yapay Zekâ Merdiveni)
Kurumsal yapay zekâ benimsemesi için bir yol haritası sunan AI Ladder konsepti, IBM tarafından ortaya atılan ve konferansta da dile getirilen önemli başlıklardandı. “Veri olmadan yapay zekâ olmaz” prensibiyle yola çıkan bu çerçeve, başarılı bir AI yolculuğu için gerekli adımları bir merdiven metaforuyla tanımlıyor. Basamaklar; verilerin toplanıp modernleştirilmesiyle başlayıp, temizlenip organize edilmesine, ardından analizlerle değere dönüştürülmesine ve en sonunda yapay zekânın iş süreçlerine yaygın şekilde nüfuz etmesine kadar uzanıyor. Kongrede konuşmacılar, AI Ladder yaklaşımının şirketlere yapay zekâyı ölçeklerken nasıl rehberlik ettiğinden bahsettiler. Özellikle verinin güvenilirliği, model yönetimi, açıklanabilirlik ve etik gibi unsurların her basamakta gözetilmesi gerektiği vurgulandı. Sonuç olarak, AI Ladder şirketlerin yapay zekâ yatırımlarını sistematik ve başarılı bir şekilde büyütmeleri için önemli bir kılavuz olarak ele alındı.
•Sentetik Veri
Gerçek dünyadaki verilere benzer istatistiksel özelliklere sahip, yapay olarak üretilmiş veriler de etkinliğin sıcak konularındandı. Özellikle veri gizliliği ve veri yetersizliği problemlerine çözüm sunması nedeniyle sentetik veri kullanımı giderek yaygınlaşıyor. Konferansta, sağlık ve finans gibi mahremiyetin kritik olduğu alanlarda sentetik verinin, gerçek verilere alternatif olarak nasıl kullanıldığını örneklerle gördük. Örneğin bir konuşmacı, kısıtlı veya hassas hasta verilerini paylaşmak yerine, bunları temel alarak üretilen sentetik verilerle yapay zekâ modellerini eğitmenin mümkün olduğunu anlattı. Bu yöntemle hem kişisel veriler korunuyor hem de model performansı için gereken geniş kapsamlı veri setleri elde edilebiliyor. Nitekim sentetik veriler, gerçek verinin yerine veya destekleyicisi olarak kullanıldığında, AI geliştirme süreçlerinde hem etik hem pratik faydalar sağlıyor. Gartner gibi kuruluşların öngörülerine göre 2030 yılına gelindiğinde yapay zekânın eğitimi için kullanılan verinin çoğunluğunu sentetik veriler oluşturabilir – bu da bu konunun ne denli stratejik hale geldiğini ortaya koyuyor.
AI World Congress 2025, yapay zekâ alanındaki küresel dönüşümün hızını ve ölçeğini bizlere bir kez daha gösterdi. Utaisoft olarak, bu büyük ekosistemin aktif bir oyuncusu olmanın getirdiği sorumluluk ve heyecanla, edindiğimiz bilgileri stratejimize dahil ediyoruz. Etkinlikteki deneyimlerimiz, vizyonumuzu derinleştirirken müşterilerimize sunacağımız çözümleri de zenginleştirdi.
Siz de yapay zekâ dünyasındaki en son gelişmeleri yakından takip etmek ve Utaisoft’un bu yolculuktaki adımlarından haberdar olmak isterseniz, bültenimize kaydolmayı unutmayın. Yeni nesil yapay zekâ trendlerini ve Utaisoft’un sektördeki konumunu yakından izlemek için bültenimize kayıt olarak bize katılabilirsiniz. Böylece hem sektörel bilgiler hem de Utaisoft’tan sıcak haberler doğrudan e- posta kutunuza ulaşacak.
AI World Congress 2025’te edindiğimiz tüm bu birikimi, önümüzdeki dönemde sizlerle paylaşmaya devam edeceğiz. Bülten kaydı için buraya tıklayarak hemen kayıt olabilirsiniz!